ÜTOPYA. .SKEC. .
Doğru adam olmamak..
Ütopya. .Buda riyasiz, hesapsız cocuklarimizin ütopyasi. .
Ziyaretçiler kadın, erkek, çocuk utopya dalar . Her zaman ki gibi semih utopya nin kapısına kadar koşar. .var gücü ve sevinç çığlıkları. .ile..Gelen ziyaretçiler de..Semih Öztürk. .Semih ÖZTÜRK. .seslenisleriyle kapıda görünürler. .
Ama bu sefer..çocuklardan biri Semih Ağabey der..Semih ..efendim der..her zamanki hali ile..hesaplıca..Gülümser. .Ancak çocuk sorusuna direk masum, hesapsız, kitapsiz duyduğu ve algıladigi kadari ile sorar..
Neden olduğun gibi olamıyorsun ?? Kurretulayn ablam..a çok bağırıyor sun..Ve onun doğru söylediklerine yanıt vermek yerine konuyu kapatmaya, değiştirmeye çalışarak onu uzuyorsun. .onu anlamak yerine..ona bağırıyor sun..
Bu nasıl sevmek .. Der..
Semih allak bullak olur..böylesine doğru şekilde algılanan ve hesapsız sorulan soru karşısında. .ve düşünür. .evet..evet..doğru Tektir. .ve daha kirlenmemis zeka, duygu ve vicdan karşısında. .afallar kalır..
Ve kendi saflığına bu saflık karsisinda biran kendini kaptirir. .biran düşünür bunca hesap, kitap ne diye...Bu kirlenmislige sanki istemeden de isyan edercesine. .
Her zaman gerçekleri inkar eden, yaptıklarının doğru olduğu algısını yaratıcı zekası ile yine gerçekleri saptirarak; suçlu bulup konuları saptirarak kaçmak istercesine. .yine kurretulayn a saldırır. Kurretulayn onun zekası ve sevgisi ile basedemiyecek kadar zayıftır. .Semih karşısında. .Semih te bunu bildiği için kurretulayn onun hedefi ve zehir oklarının atildigi yürektir. .Çünkü " o " sonuçta bir kadındır.
Kurretulayn bu masum, hesapsız, kitapsiz kirlenmemis vicdanı ile kendini savunan çocuktan cesaret alircasina. .yalnız kaldığı içinden çıkamadığı, yalnız kaldığı doğrularında ne kadar haklı olduğuna inancı tazelenir. .Ve kendinin biranda yalnız olmadığını anlar..Bu onun kendini yalnız hissedip, suçluluk duyup sustugu anlardan ayrıştıran bir zaman olur..ve her şeyi o da bu masum çağrı karsisinda unutur..kendi masum tarafina yenik düştüğü an olur..ve sevinç ile kızgınlık arasında karışık duygulara yenik düştüğü andır. .o da artık. .hesapsız ca doğrusu peşinde gider..yeter. artık. .Ütopya bitecek gibi değil. .ama ben bittim..
Semih bu sözleri duyunca..zaten son günlerde yasanilanlardan ötürü. ."kurretulayn bu grubu bitirecek"sendromunun sonuna gelmiştir. .ve birkez daha gerçekleri saptirarak ve kurretulayn üzerinde baskı yaratan gücünün son halkası ni kullanmaktadır. Ve.."kurretulayn seni sevmiyorum"deme durumunda kalır. .gerçek nihayet hayat bulur.
Son sinir krizi içindeki kurretulayn ında korkusu olan:"semih beni sevmiyor"hissiyatinin gerçeği ile yüzlesince. .iyice kontrolü kaybeder..Ve 5 aydır sürdürdüğü rolün sonuna gelmenin ama gururunun kırılmasinin ekran önünde de olsa; mağduru olmama düşüncesiyle ve ilk bu ilişkiyi bitiren cümleleri kendisi söyleyerek gururunu kurtarmak çabası ile itiraf eder.."Ben aslında seni hiç sevmedim.Burada kalabilmek adına; senin beni sevmeni benimsiyor gibi bir rolü benimsedim ve üstlendim. Yoksa sen beni zayıf halkasın diyerek bugüne kadar elerdin. Potaya sokardin. .ve Semih e donerek:"utopya da kazanmak adına yaptığın bunca gelen ve giden tüm yarışmacılari tahrikedici, imayaratan sözlerin, uslubun ile utopya yi seyredenlere yaptığın algı yönetici asılsız söylemlerinden, tekrarlarindan bıktım. .Artık. .Buraya kadar.."ve yaptığın herseyin sorumlusu ve günah keçisi haline getirmenden sikildim..ve ben artık bunun bir parçası olmayacağım. ."Der..
Bu sözleri yüzünde Şamar gibi hisseden semih, kontrolden çıkar. .5 aydir kontrolü elinden bırakmayan semih ozturk; tüm benliğiyle, kendi olurcasına kukrer..Kurretulayn. .diye bagirarak;"yapacağını yaptın. .beni kendi öz guvenligime kavusturdun..diyerek ağlamaya başlar. .ve kontrolsüz bir şekilde, günlerdir içine hapsettigi semih olur..Eline geçirdiği ama cafe grubunun tüm yaptiklarini, hayat bulan çiçeklerini bile yıkar. .döker. .Semih ozturk; günlerdir verdiği savaşın sonuna gelmiştir. Bu savaşı kaybetmiştir. Onun varolabilmek için yarattığı bu aşk, yarattığı semih kadar sahte ve yalandır. .
Semih ozturk:"tüm emeklerimize yazık" diyerek; kendisinin bir nebze olsun emeğinin bulunmadığı, cafe grubunun yaptığı tüm işleri, heykeli, duvardaki resimleri, cafe yi, çiçekleri atar ve kırar. .
Çevresindeki grup arkadaslari; gözyaşlarını Tutamıyarak aglarken bir taraftan da gerçeklerin su yuzune çıkması sevincini yaşayarak; vicdanlarinin sesiyle doğruları haykirarak .."evet..evet..Semih Öztürk. .sen hep söylüyordu n..(Bu kadın bu gurubu bitirecek )diye..sen hep akıllı, strateji üreten, halk tarafından reis, başkan olarak sıfat alan. Adam.Nerde yanlış yaptın. .??" Ve sordular soruya da ilk defa semih Öztürk e ; doğruyu haykırmak cesaretini gösterip, kendileri yanıtladı. .lar..Murat ve Altar bir agizdan;"kazanma hırsı ile doğrularından ayrılan akıllı, strateji üreten ler, birşeyde yanilirlar..Doğru Tektir. .Senin yanlışında; "dogruadam"olmayisinda oldu.."derler..ve perde kapanır. .
Yazan:kiymet güzeliş